“Racon bitmiştir”*

 
“Racon bitmiştir”* “Racon bitmiştir”*

“Racon” kelimesini çok severim. Düşünsenize, kelimenin kendine has bir karizması var ve kullandığınız her cümleyi diğerlerinden bir “tık” daha özgül hale getirmeyi başarabiliyor. ” gibi ifadelerle hem kendinizi hem de karşınızdaki yormak yerine “Bu işin raconu budur. Böyle kelimelere ayrı bir ilgim var. Hiç uzun uzadıya izah etmenize gerek kalmaz: “Bu durumu şu şu usul ve esaslara göre yapmamız gerekir. Ülkedeki her kesim tarafından genel kabul görmüş nadir kelimelerden biridir. ” dersiniz ve bunun ne anlama geldiğini herkes bilir. Ne demek istediğimi yalnızca sözcüklerle aşk yaşayan takıntılılar anlar…. Eğer siz bir toplumda güçlü, saygın, özgül ağırlığı olan bir karakter olarak anılmak istiyorsanız şayet, bunu kendini savunamayacak şekilde görevini yapan bir hakeme yumruk atarak yapamazsınız. İş hayatında da kullansanız sırtımaz gündelik dilde de. ” veya “Durumu layıkı ile yerine getirmemiz için takınılması gereken tavır budur.

“Racon bitmiştir”*

Böyle kelimelere ayrı bir ilgim var. Ülkedeki her kesim tarafından genel kabul görmüş nadir kelimelerden biridir. ” veya “Durumu layıkı ile yerine getirmemiz için takınılması gereken tavır budur. ” gibi ifadelerle hem kendinizi hem de karşınızdaki yormak yerine “Bu işin raconu budur. Eğer siz bir toplumda güçlü, saygın, özgül ağırlığı olan bir karakter olarak anılmak istiyorsanız şayet, bunu kendini savunamayacak şekilde görevini yapan bir hakeme yumruk atarak yapamazsınız. ” dersiniz ve bunun ne anlama geldiğini herkes bilir. Düşünsenize, kelimenin kendine has bir karizması var ve kullandığınız her cümleyi diğerlerinden bir “tık” daha özgül hale getirmeyi başarabiliyor. İş hayatında da kullansanız sırtımaz gündelik dilde de. Hiç uzun uzadıya izah etmenize gerek kalmaz: “Bu durumu şu şu usul ve esaslara göre yapmamız gerekir. Ne demek istediğimi yalnızca sözcüklerle aşk yaşayan takıntılılar anlar…. “Racon” kelimesini çok severim.